‘Hangi babadan dünyaya gelirse gelsin, bu tahta mutlaka bir vâris lâzımdır!’
Değişik batı ve Türk tarihçilerinin açıklamalarına göre, Rus Çariçesi 2. Katerina (1729 - 1796), kocası Çar 3. Petro’dan çocuğu olmuyordu. Başbakan Bestuchef, bir görüşme sonrası huzurdan çıkmadan önce, bütün cesaretini toplayıp Çariçe 2. Katerina’yı böyle uyarmak zorunda kalmıştı.
2. Katerine, Prusya’nın Stettin şehrinde doğmuştu, Alman asıllıydı. 1744’de - 15 yaşındayken - Holstein-Gottorp Dükü (sonradan Çar olacak) Petro ile evlendi; mezhebini değiştirip ortadoksluğu seçti. Hem kendisinin, hem de kocasının başka kişilerle ‘yasak aşk’ yaşadığı iddia edildi. Halk arasında aşıklarına ilişkin abartılı hikâyeler, dedikodular ayyuka çıktı. Onlara köşkler, çiftlikler, büyük arazileri bağışladığı konuşuldu - yazıldı. Bu arada kocasının çocuğu olmadığını öğrendi; bu durum saltanatının devamı için tehlike arz ediyordu.
Çariçe Katerina’nın Başbakan Bestuchef’in teklifine şöyle cevap verdiği ileri sürülür:
‘Saltanat tahtına mutlaka bir varis lâzım olduğuna göre, muhafız kıta subaylarından Soltikoff’u bu akşam bana gönderin!’
Zamanı geldiğinde, Çariçe tahtın varisini doğurdu. Pavel Petroviç adı verilen çocuğu hiç sevmedi ve - tarihçilerin yazdıklarına bakılırsa - ona hayatı zehir etti. Rus köylüsünün ve özellikle Moskova’da yaşayan halkın ‘saraydaki taçlı fahişe’ dediği 2. Katerina bizden de Kırım’ı almayı başardı.
Ali Hikmet İnce