Emir Timur; taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmadı. Kan dökücülük, yok edicilik, baş eğdiricilik de rol modelini - Cengiz Han’ı! - hiç aratmadı. Hep Müslüman halklar ve devletlerle didişti/dövüştü…
Malatya Milletvekili, MSP Genel Başkan Yardımcısı, İmar ve İskân eski Bakanı Recai Kutan; 12 Eylül 1980 Cuma günü yapılacak askerî darbeyi 3 gün önceden duydu/öğrendi.
Süleyman Turan; hem tiyatroda, hem de sinemada birer kez başrol oynadı. Adı; Harput’ta Bir Amerikalı oyununda ve Dikkat Kan Aranıyor filminde en üste yazıldı…
Stalin; yüksek öğrenim için gittiği Tiflis’te hem Marksist gruplarla, hem de Çar’ın gizli polis örgütü OHRANA ile tanıştı. Arşiv belgelerine göre; hapishanede OHRANA için çalışmayı kabul etti. Kanlı eylemlere liderlik yaparken; yoldaşlarını ihbar etmekten de geri durmadı…
Lüks Nermin; İstanbul’un en ünlü - yerli! - kadın satıcılarındandı; dönemin iktidarına yakın durmuş; kendisinden istenileni yapmış ve politikacıların desteğini görmüştü.
ABD Başkanı Donald Trump; politik hayatının büyük gaflarından birisini daha yaptı: Danimarka’dan Greenland’ı satmasını istedi. Trump; 1867’de ABD’nin Çarlık Rusyası’ndan Alaska’yı yok pahasına kapattığı gibi Greenland’ı da alabileceğini sandı.
Abbasi halifesi Kahir Billah; darbecilerin dediğini yapmayınca, önce gözlerini ve saltanatını, sonra servetini kaybetti; en sonunda da dilenmeye başladı.
Dünyanın en güzel, en başarılı ve en doğal kadın sinema sanatçıları arasındaydı. İkinci Dünya Savaşı’nın bütün olumsuzluklarını/yıkıcılığını yaşadı. Savaş sonrasında ise, yıldızlaşan mesleki kariyerin ama mutsuz yaşamın sahibiydi.
Tanju Okan; İzmir’den yetişmiş bir ses sanatçısıydı. Türk Hafif Müziği’nin kurucuları/öncüleri arasındaydı. Kısa sayılabilecek hayatında unutulmayacak/ölümsüz şarkılar seslendirdi. Son anına kadar hayata kırgındı; mutsuzdu; huzursuzdu…
Ali Kemal (Bey); tavizsiz bir liberal, tam bir Batı daha doğrusu İngiliz dostuydu/taraftarıydı. Torunu, Muhafazakâr Parti’den milletvekili seçildi. Torununun oğlu ise İngiltere Başbakanı oldu.
Ali Babacan; - Başkentli gazetecinin benzetmesiyle! - Ankaralı, Müslüman burjuva ailenin - yurt içinde ve yurt dışında! - en iyi okullarda eğitim almış üyesiydi. ABD’ye gitti; Batı gördü; yabancı diller öğrendi. Aile şirketini yönetmesi, geliştirmesi/yükseltmesi beklendi. Babacan; kendisini aniden siyasetin içinde buldu; sonrası çorap söküğü gibi geldi…
Alman asıllı gönüllü hemşire Erica; Kocaçimen Dağı eteklerinde Yalova mevkiindeki sahra hastanesinde Osmanlı askerlerine şifa dağıtırken; - 17 Aralık 1915 günü öğleden sonra! - İngiliz bombardımanında top mermisiyle parçalanarak şehit düştü.