Asıl adı Ahmet Esat Tomruk olan İngiliz Kemal, 1964’de İstanbul’da Fransız Hastanesi’nde gözlerini kapadığında çok az kişinin haberi vardı. Yazılan kitaplar, çevrilen filmlerle hayatı bir giz bulutuyla kaplanan Tomruk, hayatının son yıllarında kalp yetersizliğinden şikâyetçiydi. Damar kireçlenmesinden de rahatsız İngiliz Kemal, zaman zaman Gureba Hastanesi’ne yatırıldı. Uzun süre hastanede kalmaktan sıkıldı ve her seferinde kaçtı. Hareketli yaşamını terk etmek istemedi. Hattâ Darülaceze’ye yerleştirilme tekliflerini reddetti.
İlerlemiş yaşına rağmen, ölümünden bir yıl öncesine kadar, Hilton Oteli’nin baş tercümanıydı. İstanbul’a gelen turistlere mihmandarlık yapıyordu. Bazı uyanıklar, ‘İngiliz Kemal’e jübile düzenleyeceğiz,’ diye davetiyeler bastırmış, yüksek ücretler karşılığı satmıştı.
İngiliz Kemal’in Osmanlı Bankası’ndaki kasası, - Karabük’ten gelen kızı Gülseri’nin talebi üzerine! - tereke hâkimi tarafından açıldı. İçinden altın ve dolar cinsinden 250 bin liraya yakın para çıktı. Atatürk’ün İngiliz Kemal’e bizzat verdiği İstiklal Madalyası da kasadaydı. Bazı İngiliz bankalarına ait hesap cüzdanlarından da, yurt dışında da parası bulunduğu belirlendi.
İngiliz Kemal’in ölümü, ikinci evliliğini yaptığı - Londra’da yaşayan! - Dorothy Minnic’e bildirildi; miras ve cenaze işlemleri için İstanbul’a gelmesi de istendi.
Ali Hikmet İnce