Osman Kemal Wilifred Johnson Yazıları

Osman Kemal Wilifred Johnson ile ilgili 74 yazı bulunmaktadır.


Yakışıklı Acımasız

Sinema salonunda film seyrederken keşfedildi. Yakışıklı, atletik yapılı, uzun boyluydu. Kâşifini teşhisinde yanıltmadı. Her rolün altından başarı ile kalktı. ‘Döneminin en önemli erkek yüzlerindendi!’

‘Çöpten Çıkan’ Tiyatro Oyunu

Fatma Nudiye Yalçı, erkek egemen dünyada hemcinslerinin sesi/öncüsü olmayı amaçladı. Türkiye’deki pek çok ilkin sahibiydi. Okudu, yazdı, eleştirdi ve en önemlisi de sorguladı. İdeallerinin peşinden yürüdü. Ömrünün beşte birini hapishanelerde geçirdi.

‘Bilinmeyen’ İmamoğlu / 1

Ekrem İmamoğlu, 25 yıl ‘Millî Görüş’ geleneğinden gelen/yetişen kadrolarca yönetilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı - yeniden! - CHP’ye kazandırmayı başardı. AKP, İstanbul’un kaybedilmesini bir türlü kabullenemedi. İmamoğlu kimdi? Elinde ‘sihirli değnek’ mi vardı?

‘Bilinmeyen’ İmamoğlu / 2

Ekrem İmamoğlu, 25 yıl ‘Millî Görüş’ geleneğinden gelen/yetişen kadrolarca yönetilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı - yeniden! - CHP’ye kazandırmayı başardı. AKP, İstanbul’un kaybedilmesini bir türlü kabullenemedi. İmamoğlu kimdi? Elinde ‘sihirli değnek’ mi vardı?

Osmanlı’nın Rum ‘Valide Sultanları’

Orhan Gâzi’nin birinci eşi ‘Holofira’ ya da ‘Nilüfer Hatun’, Osmanlı Hanedanı’na giren ilk ‘yabancı kökenli gelin’ti. Kroniklere/tarihçilere bakılırsa, oğullarının padişahlığını gören ‘ecnebi’ hanım sultanların sayısı 23 idi! Bazılarına göre, adet daha da fazlaydı!

Osmanlı'nın İlk ‘Hadım’ Sadrazamları

Osmanlı’nın Balkan’dan devşirdiği, hadım ettirip, Enderun’da eğitime aldığı sonra da devlet görevi verdiği kişiye ‘Akağa’ denirdi. Aralarından beylerbeyi, vezir, ordu komutanı ve hatta sadrazam(lar) çıktı. İlk ‘buruk vezîr-i âzam’ da, ‘Hadım Ali Paşa’ydı!

‘Zânî!’ Maymunları İdam Ettiren Molla

Molla Abdülkerim Efendi, Sultan Murâd-ı Sâlis’in şehzadelik döneminde hocası, sonradan da saray imamı ve en güvendiği ‘akıldane’siydi. Padişah’a her dediğini yaptır(ır)dı. Rumeli Kazaskeri iken ününün/cesaretinin doruklarına tırmandı.

‘Kıbrıs’ı Veren’ 2. Abdülhamit

2. Abdülhamit’in saltanatının 2. yılında Osmanlı yok oluşun eşiğinden döndü. Tarih, ’93 Harbi’ gibi örneğine çok az rastlanır drama şahitlik etti. Ruslar, İstanbul’un tarihi surlarına kadar ulaştı. Her an şehri alabilir, her şeyi talan edebilir, binlerce insanı öldürebilirlerdi. Sultan şoka girdi, ne yapacağını bilemedi. İngiliz Büyükelçisi Sir Henry Layard’ın önerisini kabul etmek zorunda kaldı. Kıbrıs’ı vermesi karşılığında şahsının ve imparatorluğun hayatiyetini garantiye alabilecekti! ‘Denize düşen yılana sarılırdı!’

CIA’nin Hedefindeki ‘Düşünce Silahşoru’

Osman Nuri Koçtürk, tek başına ABD’ye kafa tuttu/savaş açtı. Süt tozu, hibrit tohum, yumurta/et tavuğu, soya yağı, yabancı menşeli gübre gibi hayati ürünlere karşı çıktı. Süper/’emperyalist’ devletlerin, ‘zayıf müttefiklerinin topraklarını ve insanlarını deneylerinin malzemesi olarak kullandığını’ ortaya koydu/ispat etti. ‘Yeniçağın yeni silahlarını teşhir etti!’

Evini Satıp İşçi Maaşlarını Ödeyen Başkan

Fatma Girik, ‘içimizden/bizden birisi’ydi. Yeşilçam’ın ve Memduh Ün’ün ‘Fato’suydu. İnandığı gibi yaşadı. Engelleri aşmasını bildi. Kendini daima yenilemeye/geliştirmeye gayret etti. Tecessüs sahibiydi, öğrenmeye açtı. Sinemayı ve siyaseti tecrübeli ustalardan kavrama şansını yakaladı. Evinde çok zengin kitaplığı vardı. Her gün düzenli şekilde okurdu, tartışırdı. Hayatı sorgulardı.

Menekşe Gözlü Kadın

Fatma Girik ile Memduh Ün’ün ilişkisi salt aşk öyküsü değildi. Aynı zamanda mesleki dayanışma, hayata birlikte tutunma, bilgi/tecrübe aktarımıydı. Yarım asırdan fazla birbirlerini etkilediler. Girik’in ifadesine göre Memduh Ün, onun hayata bakışını değiştirdi/geliştirdi. Sinemayı, yaşamı, edebiyatı, müziği, kısaca kültürün pek çok boyutunu öğretmeye/aktarmaya çalıştı. Adeta üniversitesi oldu.

50 Yıl Hapis Yatan Padişah

25. Osmanlı hükümdarı Sultan Osmân-ı Salis - 3. Osman! -, neredeyse ömrünün tamamına yakınında hapisteydi. Rutubetli, karanlık, az sayıda insanın gir(ebil)diği ‘kafes’de yarım asırdan fazla tutuklu kaldı. Güneşe, suya, doğaya hasretti. Memleket ve dünya siyasetinden uzaktı. İstanbul’un günlük hayatından bîhaberdi. ‘Ama kaderinde cihan devletinin tahtına oturmak da vardı!’

Balığa Harçlık Veren Padişah

‘Mustafa Han-ı Evvel’, neredeyse ömrünün tamamını ‘kafes’te geçirdi. 2 defa, kısa süreli Osmanlı tahtında oturdu. Hanedan’ın erkek mensubu yokluğundan ötürü ‘zekâ geriliği’ teşhisine rağmen padişah ilan edildi. ‘Deli Mustafa’ diye tanındı. Öldüğünde, Ayasofya’da - eskiden! - ‘vaftizhane’ diye kullanılan/bilinen bölüme defnedildi.

Hükümet Gibi Adam

Ayhan Işık, Yeşilçam’da kendi kanunlarını uyguladı. Ücretini belirledi ve yapımcılara kabul ettirdi. Hakkını cesaretle savundu, kimsenin sömürmesine izin vermedi. Sinema emekçilerinin sendikalaşmasının, haftada bir gün de olsa izin yapmasının yolunu açtı. ‘Türkan Şoray, Işık’ın yolundan yürüdü!’

Yeşilçam’ın Taçsız Kralı

Ayhan Işık, Selanik’ten hicret eden bir ailenin çocuğu idi. Eğitimini zorluklar içinde tamamladı. DGSA’den mezun olup ressamlık yapacaktı. Kendisini Yeşilçam’da buldu. ‘Türk sinemasının ilk büyük starı’ diye tanındı. Beyazperdenin tarihine geçti.

4 Yaşında Dul Kalan Hanım Sultan

Sultan İbrahim ya da halk arasındaki lakabıyla ‘Deli İbrahim’, eğlenmeyi severdi. Anlık sorunlardan uzaklaşır, çevresiyle özellikle de güzel cariyeleriyle şakalaşırdı. Çocuklarını da çok küçük yaşlarda, - göstermelik dahi olsa! - evlendirip hem kendini, hem Dersaadet ahalisini mutlu etmeye çalıştı.

Kulağı ve Burnu Kesilen Padişah

Sultan 2. Osman, çocuk denilecek yaşta tahta çıktı. Devleti kendi bildiği gibi yönetmeye kalkıştı. Sert, tavizsiz, hayli acımasız idare kurmaya çalıştı. Bilhassa asker ve ulema ile uğraştı. Kendince reformlara girişti. Muhaliflerinin ve düşmanlarının sayısını artırdı. Tarihe, ‘askeri ihtilalde öldürülen ilk Osmanlı Sultanı,’ diye geçti.

‘Devlet Hatun’ Latife Hanım!

Latife Uşşaki Hanım geçmişine ve anılarına saygılıydı. Mustafa Kemal Paşa’ya eşsiz aşkla bağlandı. 2,5 yıl süren evliliği bitince, İstanbul ve İzmir’de yaşadı. Toplantılara katılmadı, görüşme isteklerini reddetti. Paşası ile yaşadığı dönemde çekilen fotoğraflarıyla hatırlanmak istedi.

Atatürk'ün Emaneti Türk Hava Kurumu

Türk Tayyare Cemiyeti kurulduğunda sadece yerli uçağın yapımı değil, millî silah sanayinin de temeli atıldı. Atatürk’e göre Türk Milleti yüksek karaktere, zekâya, kabiliyete sahipti. Kendi uçağını, tankını ve her türden savaş silah(lar)ını üretebilirdi.

Türkeş, MBK’den Nasıl Tasfiye Edildi?

Atatürk’ün manevi kızı Prof. Dr. Afet İnan’ın Ankara’nın Necatibey Caddesi’ndeki mütevazı evinde ‘14’ler’ tanımlamasıyla siyasi tarihimize geçen grubun kaderi çizildi. CHP Genel Başkanı İsmet İnönü, CHP Genel Sekreteri İsmail Rüştü Aksal ve MBK’nin 2 etkin üyesinin çok gizli toplantısında ülkenin yakın geleceğini etkileyecek önemli karar alındı.