Yeşilçam Sokağı’nın Amerika görmüş; Hollywood’un havasını solumuş ve filmlerde rol almış oyuncularından birisi de Feridun Çölgeçen’di.
Çölgeçen’in ilk yabancı filmi, Berlin’de çekilen Maenchen Ohne Vaterland (Vatansız İnsanlar) (1937) idi. Daha sonra Rossana Brazzi ve Joan Fontaine’nin başrolü paylaştıkları A Certain Smile (Acı Tebessüm); Victor Mature ve Yvonne De Carlo’nun oynadıkları Timbuktu (Çöller Şahini)’ydu. 20 civarındaki film ile Avrupa ile ABD de ismini duyurmayı başardı.
- Yeşilçam’ın Kötü Kalpli, Zengin Adamı… -
Yeşilçam filmlerinin zengin, menfaatçi ve kötü kalpli adamıydı. Yeni nesil; Çölgeçen’i, ‘Kapıcılar Kralı’ndaki tek başına yaşayan, zengin, tefeci Übeyit Bey karakteriyle tanıdı.
Babası Bahri Bey; hem Osmanlı Meclis-i Mebusan’ında, hem de TBMM’de - Ankara Milletvekili olarak… - görev almıştı. Deniz subayı olduğundan Bahriyeli Bahri diye de tanınırdı. Rumelihisarı’nda eski bir konakta - Feridun Çölgeçen’e miras kalan… - otururdu.
Feridun Çölgeçen; ünlü yıldız Belgin Doruk’un teyzesinin oğluydu; Galatasaray Lisesi mezunuydu. Ankara’da Devlet Konservatuvarı’na da devam etti; mezun olamadı, yarım bıraktı. Belçika, Fransa ve Almanya’da tiyatro kurslarına katıldı. Fransızca öğretmenliği yaptı. Merkez Bankası’nda memur olarak çalıştı.
- Doğuştan Sanatçıydı; Tiyatro ve Sinema İçin Yaratılmıştı… -
Belgin Doruk’un anılarında anlattığına göre Feridun Çölgeçen; doğuştan tiyatrocuydu. Aynı evin üst katında ailesiyle otururdu. Eline oyundaki rolünün yazılı bulunduğu kâğıtları alır; yüksek sesle tekrarlardı. Kendisini deli gibi işine kaptırırdı. Para kazanmamasına rağmen uğraşını çok ciddiye alır; ara vermeden saatlerce çalışırdı. Evin her tarafı çok değerli antikalarla doluydu. Parasız kalınca; kıymetli eşyaları satardı.
İki defa evlendiği halde çocuk sahibi değildi. Kedileri ve köpekleri çok severdi; yanından ayırmazdı. Telaşlı adımlarla sokaktan geçtiğini görenler merakla sorardı: ‘Nereye gidiyorsun, Feridun Baba?’
Her zaman elindeki fileyi gösterirdi; ‘Alış verişe,’ derdi.
- Kedileri Ve Köpekleri Çok Severdi… -
Film çekimlerinden artan zamanlarında kedilerine/köpeklerine ciğer almak için Beşiktaş Pazarı’na uğrardı. Elindeki büyük fileyi ciğer ve kedi payı ile doldurur; Rumelihisarı’ndaki konağa yollanırdı. Mahallelinin deyişi ile ‘Kedici Dede’; sokaktaki kedileri ve köpekleri ayırmadan toplar; satın aldıkları bitene kadar karınlarını doyururdu. Çölgeçen’in hayvansever yanı; dönemin ünlü gazetecilerinden Hikmet Feridun Es’in yazısına da konu edildi.
Bir kayda göre 250, bir başka kayda göre ise 400 civarında filmde oynadı. Son derece espritüel ve konuşkandı. Anlattığı ilginç fıkralarla her zaman çevresinin ilgi odağıydı. Herkesin sorunu ile ilgilenir ve derdiyle dertlenirdi.
Ölümünden az önce vasiyetini yazdı. Cenazesinin Türkan Şoray tarafından kaldırılmasını istedi. Yeşilçam’ın Sultanı; Çölgeçen’in son arzusunu yerine getirdi. Cenaze töreni, Şişli Camii’nde gerçekleştirildi; çok sayıda sinema insanı katıldı.
Ali Hikmet İnce