Sonuncu Osmanlı Padişahı 6. Mehmet, 21 Aralık 1918’de Meclis-i Mebûsan’ı kapattı. 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması ile Osmanlı resmen teslim olmuş, topraklarımız işgal edilmeye başlamıştı. Anadolu’da yer yer karşı örgütlenmeler ve protestolar oluşuyordu.
Padişah, - iki yıl bile geçmeden! - seçimlerin yapılmasını istedi ve 12 Ocak 1920’de, yeni meclis, yine İstanbul’da toplandı. Meclisin belirgin özelliği vardı: Anadolu Direnişi’ni örgütleyen Kuva-yı Milliye etkin grubu sahipti. İşgale karşı millî öfkeyle dolu milletvekilleri direniş ruhunu ortaya koymaya çalışıyordu. Aralarında örgütlenip, ‘Ahd-i Millî’ adlı komisyon oluşturdular. Osmanlı topraklarının bölünmezliğini savundular. - Yüksek sesle olmasa da! - Silâh bırakmadan sonra işgal edilen vatan parçalarına da sahip çıktıklarını gösterdiler. Meclis-i Mebusan, 17 Şubat 1920’de, düzenlenen özel gündemli toplantıda, Aht-i Millî Beyannamesi’ni 121 oyla kabul etti. Metin, hariciye memurları tarafından çeşitli dillere tercüme edildi. Çevrilen bildiri, yabancı ülkelerin yöneticilerine ve meclislerine gönderildi. ‘Ahd-i Millî’ veya ‘Misâk-ı Millî’, Osmanlı’nın vazgeçmeyeceği toprakları belirtiyor - ki, Halep, Şam, Musul, Kerkül, Erbil ve Süleymaniye sınırlarımız içinde gösteriliyordu! - ve Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra yapılan işgalleri kınıyor/kabul etmiyordu.
Müttefikler, Meclis-i Mebusan’ın beklenmedik çıkışından sonra, sesini kısmaya karar verdi: 16 Mart 1920’de İstanbul’u işgale başladılar.
Meclis-i Mebusan’ı kuşatıp, milletvekillerini tutukladılar. Sultan 6. Mehmet, - diğer adıyla Vahdettin! - 11 Nisan 1920’de - bir kez daha! - Meclis’i tatile soktu.
İstanbul, düşman çizmesi altındayken, Anadolu Hareketi’nin merkezi Ankara’da - 23 Nisan 1920’de! - yeni Meclis açılacaktı.
Osmanlı’nın son Meclis-i Mebusan’ı ancak 90 gün açık kalabilmiş; Misak-ı Millî Haritası’na gösterilen tahammülsüzlük yüzünden kapatılmıştı.
Ali Hikmet İnce yazdı.
Ali Hikmet İnce